16/06/2002  OLAĞAN DEVRESİ  11. PAZAR  -  A YILI

 

Birinci okuma    Çıkış 19,2-6      Mezmur  100

İkinci okuma     Rom. 5,6-11      İncil         Matta 9,36-10,8

 

Birinci okuma, İsraillilerin, mutluluğun ülkesine doğru çöldeki yürüyüşlerinin başlangıcını anlatmaktadır. Mısır'dan çıkış, çöldeki yürüyüş ve vaat edilmiş toprağa giriş, onları seven ve çağıran Allah tarafından hazırlanmış, yönetilmiş ve iştenmiş etaplardır.

Allah onların isteklerini devamlı soruşturur, çünkü O, insanların, bilinçli, olgun, kendi kararlarını verme yetenekli ve özgür insanlar olmalarını ister. Allah Peder'dir, insanların, köleleri değil, oğulları olmalarını ister! Onlara sevgisinin, iyiliğinin ve mevcudiyetinin işaretlerini gösterir: "Mısırlılara ne yaptığımı, sizi nasıl kartal kanatları üzerinde gibi taşıyıp, kendime getirdiğimi gördünüz". Artık onlar, O'nu dinlemeye veya dinlememeye, O'nunla güven ilişkisinde kalmaya veya O'nu ve Sözünü terk etmeye kendileri karar vermelidirler!

 

Bu günkü İncil'de Matta bize İsa'nın halka nasıl acıdığını göstermektedir. İsa kalabalığı, kendilerine terk edilmiş, çobansız koyunlar gibi görür. Hiç kimse kalabalığa önderlik etmiyor; hiç kimse ona Allah'ı arkadaş gibi, iyiliğini ve mutluluğunu isteyen biri gibi tanıtmıyor. Halkın rehberleri, Allah'ı, kurbanları ve anlamsız kurallara uymalarını isteyen bir patron gibi tanıtırlar.

İsa, herkesin tek gerçek Allah'ı tanımasına, önderlik etmesi için gönderildiğini bilir. Fakat bunu söyleyemez, herkesin kendiliğinden anlaması ve özgürce karar vermesi için, bunu kendi eylemleri aracılığıyla anlatmalıdır.

 

İsa ilk önce öğrencileri dua etmeye teşvik eder. Dua Allah'ın yüreğini varır, hem de insanın yüreğini, Allah'tan gelen tekliflerini kabul etmek için, hazırlar!

Bu günkü duada İsa bizim, "işçi" ve "hasat" için dua etmemizi ister. "İşçi", Peder'in projeleri ile uğraşan insanlardır; "hasat", Peder'in sevgisine 'evet' söylemeye hazır olanların birleşmesidir! Bu yüzden İsa kendi öğrencilerinin arasından on iki 'şakirdi', onları on iki 'Havari' yapmak için çağırır. Yeryüzünde Allah'ın Hükümdarlığını gerçekleştirebilmeleri için, öğrenmeye hazır olan, yumuşak huylu ve alçakgönüllü on iki kişi seçer! Nitekim onlar öğretmenlik yapmadan önce, sevmeyi öğrenmeleri gerekir! "Kaybolmuş koyunlar" için, yani en muhtaç olanlar için sevgi beslemeliler, hastalarla, ölülerle, dışlanmış cüzamlılarla, şeytana kapılmış olanlarla ilgilenmelidirler. Bu acılı durumlara ilgilerini, Allah'ın yakınlığını ve O'nun Hükümdarlığının huzurunu müjdeleyerek göstereceklerdir.

 

İsa tarafından gönderilmiş on iki Havari, kendi kişisel özelliklerini, kendi isimlerini tutarlar: onlar da bizim gibi, yetenekleri ve kusurları olan insanlardır! Bizim gibi, onlar da kendilerini düşünmeden tam karşılıksız çalışmak için zorlanacaklar ve ayartmalar yaşayacaklardır. Fakat bu, onlarda herkesin Peder olan Allah’ın, Hükümdarlığını görebilmeleri için, gerekli olacaktır. On iki Havari, tam on iki kişidir: İsa bu numaraya sadık kalmak istedi. Onlar, kendi Allah'ının sevgisini reddeden İsrail'in Ataları'nın yerindedirler. İsa yeni, son ve sadık bir halk kurar: onda, daima sadakat ve birlik olacaktır, çünkü onda İsa'nın Ruh'u daima mevcut olacaktır.

Kutsal Ruh'un gelip On iki Havariyi aydınlatması için İsa'nın ölmesi gerekecektir. İsa günahkarlar için ölecek: bu, Peder’in insanlara olan sevgisinin en derin ve tam ispatı olacaktır.

 

Aziz Pavlus, İsa'nın ölümüne, biz günahkarların, Allah'ın sevgisinin büyük gizemi olarak, bakmamız için yardım ediyor. Allah'ın düşmanları biz, O'nun acımasının konusu olduk.

İsrailliler karşısında iftihar edemeyiz, tersine Allah'ın onlara söylediği sözleri bir hazine gibi hatırlamalıyız, çünkü O, bunları bizim için de söyledi: "Sözümü dinleyip 'Antlaşmamı' tutarsanız, benim için tüm halklardan en seçkini olacaksınız!... Benim için bir ruhban topluluğu ve kutsal bir halk olacaksınız"!

 

On iki Havarilerle, günümüzde onların görevini miras alanlarla birlik olalım! Onlarla işbirliği yaparak, Peder'in İsa tarafından başlanmış projelerine işbirliği yapalım!