08/05/2011 - PASKALYA DEVRESİ - 3. Pazar Günü – A

 

 

1.Okuma Hav. İşl. 2,14.22-33 Mezmur 15 2.Okuma 1Pt. 1,17-21 İncil Lk. 24,13-35

 

Kutsal Ruh’u alan Petrus, İsrail’in insanlarına konuşurken İsa’yı müjdeliyor. Allah bize O’nu kurtarıcımız olarak doğruladı. Bu sebepten kurtulmak için O’nu tanıyıp sevmemiz gerekiyor. İnsanlar İsa’yı öldürdüler, ama Allah O’nu diriltti: Bunu bilmek ve kabullenmek gerekmektedir. İnsanların eylemi ölümdür, Allah’ın eylemi ise yaşam vermektir. Eğer Allah, insanların öldürdüğü kişiye yaşam verdiyse, o kişinin sevilmesi, kabul edilmesi ve dinlenilmesi gerekir demektir. Ve işte, bugünkü İncil bize iki inanmayan ve üzgün şakirde İsa’nın kendisini tanıtması anlatılmaktadır. Onlar İsa’nın ölümünü izlemişti ve bu ölümün her şeyin sonu olduğunu zannetmişlerdi. Onlara göre bu ölüm, İsa’nın yaşamının sonu idi, ama aynı zamanda ümitlerinin, bekleyişlerinin, imanlarının da sonu idi. Bir köye doğru yürüyen Kleofas ve arkadaşı, tüm ümitlerini kaybetmiş ve önlerinde sadece karanlığı gören insanların sembolleridir. Ama bu iki kişi, yürürlerken yanlarına tanımadıkları biri gelir ve onlarla konuşmaya başlar. Bu yabancı onları dinler ve onlara sorular da sorar, sonra onları azarlar ve eğitir. Eğitimi, tamamen onların bildikleri Kutsal Yazılara dayanmaktadır, ama onlar Kutsal Yazıları ne ciddiye almayı ne de tam olarak anlamayı henüz becerebilmişlerdi.

Bizim kim olduğunu bildiğimiz bu yolcunun metodu, tamamen öğrenilmelidir. Her şeyden önce bizim, Yazıları dikkatle okuyup, onları sevgiyle öğretmeye ihtiyacımız var. Onlar temeldir, onları göz ardı edemeyiz. Eğer birisi Yazıları bilmeden de İsa’ya inanmaya başlarsa, daha sonra, Rab’be sevgisini ve bilgisini arttırabilmek için, onları öğrenmesi gerekecektir. Kutsal Yazıları bilmek, İbrahim’in imanını ve itaatini öğrenmektir, İshak’ın imanını ve kardeşinin kibirliği karşısında kendini alçaltan, ama kayınpederinin putperestliğine ve haksızlığına boyun eğmeyen Yakup’un imanını da tanımaktır. Yine Yazıları bilmek, Yusuf’un olayları karşısında şaşırmaktır: o, kendisini kıskanan kardeşleri tarafından satıldı, ama o, onlardan öç almamakla kalmıyor, onlara faydalı oluyor, çünkü her acısının Allah tarafından istenildiğini ve tüm ailesi için iyiye alamet olduğunu tanıyor. Yine Yazıları tanımak, Musa’nın terk edildiği Nil nehrinden başlayarak, Vaat Edilen Toprağa kadar yürüyüşünü takip etmektir. Sonra İlyas ve Elişa’nın imanını paylaşanlar ve Davut’un, Yeşaya’nın, Yeremya’nın, Hezekyel’in ve Daniel’in peygamberliklerini dinleyenler Kutsal Yazıları bilirler. Bütün bu olayların her birinde dirilmiş İsa’nın gizemi saklıdır. İsa, ölüme kadar itaat etti, alçaltılmayı kabullendi, kendisini Allah’a karşı sadakatsizlikle tehditlerine boyun eğmedi. O, Yusuf’un olayında vardı, onun gibi satılmıştı ve sadece kardeşlerinin kurtarıcısı olmakla yetinmedi, tüm dünyanın kurtarıcısı oldu. İsa’yı Musa’da da görüyoruz, küçük yaşından beri öldürülmek isteniyordu, ama sonra hepimizin rehberi ve gerçek çobanı oldu. O, tüm peygamberlerden daha çok, imanın neler yapabildiğini, daha doğrusu imanlılar için Baba’nın sevgisinin ne kadar derin olduğunu ispatladı.

 

İsa, Yazılar aracılığıyla en kötüsüne boyun eğen iki arkadaşın yüreğini ısıtmakta. Öyle ki onlar İsa’yı evlerine girmeye ve ekmeklerini paylaşmaya çağırırlar. Burada artık her Pazar günü ve her gün yenilenen mucize gerçekleşir. İsa ekmeği bölerken O’nu tanıyıveriyorlar: onların ölü zannettikleri İsa idi O! İsa ölüler arasında değildi, onlarla konuştu, onları aydınlattı ve şimdi onlara gıdasını veriyor. Mucize devam etmekte: gece, toplanan cemaatlerinin yanına dönerler. İsa’yı tanıyıp O’nunla karşılaşan artık yalnız kalmak istemez, diğer imanlıları arar. İsa ile karşılaşanlar, büyük bir çaba gerektirse de, birlik aracı olmak ister. İsa ile karşılaşmış olan birini gördün mü? Bunun başka imanlıları arayarak imanını nasıl paylaşmak istediğini fark etmedin mi? Sen bunu yapmadıysan, henüz canlı İsa’yı tanımadığının, O’nunla karşılaşmadığının işaretidir, bu. Ya da O’nunla karşılaşmış olabilirsin, ama O’nu evinde durmaya davet etmemişindir.

 

İsa, gel, benimle birlikte yürü, gel, beni eğit, ben de Kilisende Senin mevcudiyetinin, sevginin, bilgeliğinin tanıklığını yapan biri olayım!