06/01/06 - EPIFANYA BAYRAMI   

Dünya Çocuklara Destek Günü

İlk Okuma                        İşaya 60,1-6                        Mezmur                        71/72

İkinci Okuma                        Efeslilere 3,2-3.5-6                        İncil                         Matta 2,1-12

 

Bugün İncil’i okuduktan sonra rahip, yılın büyük bayramlarının tarihlerini, Paskalyadan başlayarak ilan eder. Çünkü Paskalya, kurtuluş gizeminin merkezidir ve İsa’nın ölümü ile dirilişinin kutlandığı her Efkaristiya ondan kaynaklanır. Bugünkü bayram da paskalya sırrının hazırlanışıdır. Okuduğumuz İncil, İsa’ya karşı duyulan kinin altını çizer, bu kin onu ölüme getirecektir, ancak bu kin alçakgönüllülerin O’nu sevmesini engellememektedir. Bazen de İsa sayesinde en sert kalpliler bile alçakgönüllü olmaktadırlar.

Bilginler yıldızlara bakarak tanımadıkları bir kişiyi aramak için yola koyulurlar, çünkü ondan şan ve tatminkârlık elde edeceklerinden emindiler. Araştırmalarının sonucunda bir yerlere varıyorlar, ama yıldızlar her şeye cevap veremezler. Varmak istedikleri yere ulaşabilmek için insanlara sorular sormalılar ve İsrail’in peygamberlerinin söylediklerini işitmeliler. İşte, Kutsal Yazılar hikmetli insanların kalplerinin ve akıllarının arayışına bir cevap verebilmektedirler.

Kudüs’te bilginler Rabbin nerede olduğunu biliyorlar. Ancak bilmek, O’nunla karşılaşmak için yeterli değildir. Alçakgönüllü değillerse ve kurtarılmaya ihtiyaç duyduklarının bilincinde değillerse,  bilmek onlara hiç fayda getirmeyecektir.

Herodes bilgisini kıskançlığını göstermek için kullanmaktadır, Kutsal Kitap bilginleri ise doğacak olanla karşılaşmak için hiçbir şey yapmıyorlar. 

İlk adımları uzaktan gelen, yıldızbilimciler atıyor. Onlar kısıtlı bir bilime dayanarak, tanımadıkları kişi ile karşılaşmak için arzu ve kararlılıkla hareket ediyorlar: O’nun hakkında bildikleri tek şey, O’nunla karşılaşmanın çok önemli olduğudur. Onların yürüyüşleri bana şunları hatırlatmaktadır: ben de İsa’nın var olduğunu bilmekle yetiniyorum, O’nun hakkında bildiklerim yeterli geliyor, başkaları ise O’nunla  karşılaşmak için  ve sevgisini tatmak için büyük çaba sarf ediyorlar. Aklıma İsa ile karşılaşmak için akrabaları ve yurttaşları tarafından öldürülmeyi göze alan veya uzak ülkelere kaçmak mecburiyetinde olan bazı Araplar geldi.  

Uzaktan gelen bilginler bebeği annesinin kucağında buluyorlar. Meryem herkes için önemlidir, çünkü bebek için önemlidir. Anne, sessizlik içinde bebeğini herkese göstermektedir. Anne, anlam dolu hediyeleri kabul etmektedir. Altın, bebeğin kral ve büyük olduğunu göstermektedir. Tütsü, Allah olduğunu ve şanını gösterir, mür ise Allah için ve herkes için değerli olacak bir ölüme doğru yürüdüğünün işaretidir. Aynı hediyeler fakirliği kabullendiğini, itaat etmeyi arzuladığını ve yaratılmış her gerçekten ve yaratılıştan bağımsız olduğunu gösterir.

İsa bir bebek, ama hikâyesi hemen acı çekeceği dramatik olayların rengini ve dirilişin şanlı ışığını almaktadır. Hikayesinde peygamberin şu sözleri gerçekleşmektedir: “Aydınlığa kavuş ve ışılda, çünkü sana ışık geldi ve Allah'ın şanı senin üzerinde parladı.  Milletler senin ışığına doğru, krallar senin pırıldayan şafağına doğru yürüyorlar!”. İsa evrenin merkezidir, insan kalbinin arzularının 'varış çizgisi'dir. Tüm arayışlar O’nda son bulur, çünkü O’nda her şey tamamlanır, O’nda tüm insanların yüreği sevinç ve huzur bulur. O halen küçük ise, halen bir söz söylemiyorsa, O Allah’ın armağanıdır ve tüm arayışlarına cevap veren Kurtarıcıdır. Biz bunu biliyoruz ve alçakgönüllü, itaatkâr sevgimizle, şanının görüntüsü olmak istiyoruz, böylece başkaları da O’na ulaşmak için yolu bulabileceklerdir. Yaşamımızı öyle bir şeklide yaşayalım ki kuyruklu yıldıza benzeyelim ve her kim gerçeği arıyorsa bizi takip ederek zenginleşsin ve yaşam değiştirsin!

Bugünkü bayram bize güçlü bir misyonerlik ruhu vermek istemektedir. Öyle ki yaşamımız İsa’nın işine yarasın ve başkalarına varlığının tatlı ve değerli meyvesini vererek herkesi kendisine çekebilelim. Çocuklar bile bu arzu ile yaşayabilirler! Yaşıtları onlara bakarak, mutluluk, teselli, içsel zenginlik, güven ve sevinç olan İsa’yı tanısınlar ve sevsinler!