01/01/2004 - ALLAH'IN ANNESİ MERYEM ANA BAYRAMI - C YILI

 

Birinci okuma  Sayılar 6,22-27      
Mezmur  66

İkinci okuma  Galatyalılar 4,4-7   
İncil        Luka 2,16-21

 

Meryem Ana Allah'ın oğlunu kucağında taşımaktadır: Meryem sadece O'nun için yaşamaktadır: bir anne sevgisi ile O'na hizmet etmektedir: gerçekten O'nun annesidir.

Bugün okuduğumuz İncil metninde Meryem'in ismi üç defa geçmektedir: bu gerçek demektir ki, onu unutamayız, onu sessizce geçirmek imkânsızdır. En önemli yeri ve mevkii Mesih İsa tutmaktadır, Rab olan O'dur, dünyanın kurtarıcısı O'dur! Buna rağmen O, kendini Meryem Ana'da saklanmıştır, onun kollarında oturmuştur, onun tarafından sevilmek istemiştir, onun sevgisi ile büyümüştür. Mesih İsa'nın annesi olarak bir fakirlik çevresi hazırlamıştır, bir iman, sadelik ve ibadet çevresi hazırlamıştır; Allah'ın sözlerine dikkat eden, onlara riayet eden bir çevre hazırlamıştır. Mesih İsa, Allahtır, Peder ile birdir: bundan dolayı Meryem Ana'yı Allah'ın annesi olarak nitelendirebiliriz. Efes Konsilinde hazır bulunan episkoposlar, bu ünvanı teyit ettiği zaman şehrin halkı şenlik yapmıştır, çünkü bu ünvanı teyit ederken, Allah'ın Oğlu olan Mesih İsa'nın Allah olduğunu bir daha vurguladılar. Gerçek Allah ve gerçek insan olan Mesih İsa'da uluhiyetin yüceliği ve tanrısallık saklanmıştır; O, Peder'in sevgisini ve merhametini bize ifşa etmiştir.

Biz de Meryem'e bu ünvanı verirken seviniriz: Meryem'in daima Allah'ın mütevazi hizmetkârı olduğunu biliriz: fakat Allah Mesih İsa'ya sevgi ile hizmet edeni onurlandırmaktadır. Bugün, halkına ait olan oğlunu kollarında taşıyan Meryem Ana'ya bakalım. O, o günlerde vuku bulan bütün olayları kalbinde saklıyordu ve onlar üzerine derin derin düşünüyordu. Gördüğü ve yaşadığı bütün olayları, bir nevi şaşkınlık uyandıran olayları, Allah'ın Sözü ile karşılaştırıyordu. Biz de ondan biraz öğrenmek için ona bakıyoruz: onun gibi yaparak, kendi manevi hayatımız büyüyecek, Peder'e olan itaatimiz olgunlaşacak. Allah'ın Sözü bize güven ve metanet vermektedir, çünkü biliriz ki, biz de Allah tarafından sevilmekteyiz, biz de Allah'ın evlatlarıyız: Aziz Pavlus bu gerçeği bir çok defa ve açıkça vurgulamıştır. Bu nedenle kendimizi de Meryem Ana'nın evlatları sayabiliriz. Kutsal Ruh bizde bulunduğu için Allah'ın evlatlarıyız. Oğula bağlı olduğumuz için O'nunla bir tek ruhsal beden oluşturuyoruz. Mesih İsa çarmıhta asıllı iken kendi annesine "İşte oğlun!" demiştir. Biz de Meryem Ana'ya kendi annemiz olarak bakmaktayız ve onun anne sevgisine güvenmekteyiz. Meryem Ana'nın sevgisi, Allah'ın Oğlunu sevmeye kadar geniş olmuşsa, muhakkak beni ve seni de sevebilmek için bir yer vardır!

 

Birinci okumada okuduğumuz Harun'un kutsamasının sözleri gibi, başlamakta olan yeni yıl üzerine Allah aydın yüzünü çevirsin. O'nun nuru hepimiz üzerine çağırırız ki, her şeyi ve herkesi Peder'in gözüyle görebilelim.

 

O, kendi barışı bize versin: gerçek barış Mesih İsa'dır. O, insanlara Allah tarafından sevilen kişiler olarak bakmamızı öğretir: demek ki, insanlar kendi sevgimize, kendi dikkatimize de layıktır.

İsa bize gerçek barışı tattırmaktadır. Gerçek barış ruh birliğidir: birlikte Peder Allah'ın sevgisini paylaşmaktan gelmektedir, birlikte Mesih İsa'nın sungusunu paylaşmaktadır, Kutsal Ruh'un lütfunu ve neşesini paylaşmaktadır.

 

"RAB yüzünü size çevirsin

Ve size esenlik versin"