Birinci okuma Hezekiel 34,11-16 Mezmur 23 (22)

İkinci okuma 1.Kor. 15,20-26. 28 İncil Mt. 25,31-46

Bugünkü Bayramda Rabbimiz İsa'yı, tarihin Rabbi ve evrenin Kralı olarak, kutluyoruz. Bu ünvanla O'nu seviyoruz. Bu ünvan İsa'nın, insanların üzerindeki her hangi bir otoriteden daha üstün olduğunu ilan etmektedir.

İsrail Halkı kendisi için bir kral seçmek istediğinde, Kral ünvanı, vaat edilmiş Mesih'e verildi! Seçilmiş krallar, önce Saul ve sonra Davud, kendi otoritelerinin tam bir otorite olmadığını, tersine bir hizmet olduğunu hatırlamalıydılar. Allah'ın otoritesini tam bir şekilde temsil etmek için gelecek O'lanı beklerken, yapılan bir hizmet idi.

Ayrıca Allah'ın tanrısal otoritesi, bu dünyanın uluslarını yöneten kralların otoritesinden çok, bir çobanın kendi sürüsünün üzerinde olan otoritesine benzer. Nitekim Kutsal Kitap’ta, İsrail deki kralın görevini ve anlamını betimlemek için kullanılan imajlar bu dünyanın egemenliklerinden örnek alınmazlar! Aksine gerçek krallığın, gerçek otoritenin nasıl olmaması gerektiğini göstermek için kullanılırlar! Aynen de İsa şöyle diyecek: "Bilirsiniz ki, ulusların önderleri onları egemenlik hırsıyla yönetirler, ileri gelenleri de onlara ağırlıklarını hissettirirler. Sizin aranızda böyle olmayacak. Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun. Aranızda birinci olmak isteyen, ötekilerin kulu olsun. Nitekim İnsanoğlu, hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları için fidye olarak vermeye geldi". (Mt. 20,25-28)

Peygamber Hezekiel bize, herkesle ve özellikle güçsüzlerle ilgilenen Allah'ın kendi halkıyla olan gerçek sevgi ilişkisini gösteriyor. Bunu bize, koyunlarını bir araya toplayan ve onları koruyan, en iyi yerlerde sürüsünü otlatan, onu dinlendiren bir çobanın imajı ile göstermektedir. Bu çoban kaybolan koyunu bırakmaz, onu arar; o, hem besili ve güçlü olanlarla, hem de hasta olanlarla ilgilenir. Bütün koyunlar, ona aittir: onun otoritesi şefkat ve sevgidir, ilgi ve adalettir. O, bir koyunun diğerinden üstün gelmemesine bile dikkat eder! Aynı şekilde, Allah halkın yöneticilerinin görevini de böyle düşündü, ve gelecek olan gerçek Kralın yetkisini çizdi.

İsa Hezekiel'in kullandığı imajları çok iyi tanıyordu. Bu günkü İncil'de O, "İnsanoğlu"'nu, görkemli tahtına oturan ve bir çoban gibi davranan bir kral olarak, gösteriyor. Kralın ve çobanın imajları Allah ile ilgilidir; İsa bunları İnsanoğluna mal ediyor. "İnsanoğlu", Mesih'e ait olan bir ünvandır ve çok defa İsa kendisine mal etti. Bugünkü metinde İsa kendini, seven ve yargılayan tanrısal otoriteye sahip olarak, göstermektedir. İsa'nın yargısı da sevgiye dayanır. İsa, insanın insana olan sevgisini, kendisine yöneltilmiş olarak sayar!

İsa'nın Mesih ve Allah olduğunu tanıyıp kabul etmek, fazlalık bir bilgiye sahip olmak değildir, yeni bir yaşam tarzına sahip olmaktır: İsa'yı, Kral ve Allah olarak, kabul eden kişi, O'nun koyunlarına davrandığı gibi davranan bir çoban olmalıdır! O halde, İsa'yı kabul eden kişi sever, muhtaçlara, ihtiyaç içinde olanlara, korunmasız olanlara dikkat eder, onlara Çobanın sevgisini götürür!

Hayatımızın sonunda ve tarihin sonunda eylemlerimizi yargılayacak bir hakim olacak. O, ilginçtir, işlediğimiz günahlarımıza bakmayacak, O'nun korumak istediği insanlarına karşı olan davranışlarımıza, sevgi ve dikkat eylemlerimize dikkat edecektir!

"En küçük kardeşlerimden biri" kelimesi, "en küçük şakirtlerimden biri" anlamına gelebilir. Bu takdirde, Hıristiyan olmayıp da, zulmedilen Hıristiyanlara, veya misyonerlere yardım eden insanlar, Rab tarafından özel bir şekilde takdis edilip ödüllendirileceklerdir. Aynı zamanda, eğer İsa'nın bu sözünü diğer sözleri ile beraber hatırlarsak, İsa'nın bizim, her zaman ve her durumda, O'nun şefkatli ve dikkatli sevgisinin taşıyıcısı olmamızı istediğini anlayabiliriz.

O'nun bu sözlerini, birçok Azizlerin hayatlarında ve Kilisenin tarihi boyunca bir sürü imanlıların hayatlarında, gerçekleşmiş olduklarını, görebiliriz! İsa daima iyi çobandır, ve sonunda, gerçek kral olarak, bütün insanları, şakirtlerin dahil, yaşadıkları karşılıksız sevgiye göre yargılayacaktır! O zaman O, sevinçle Peder'e bizi, egoizmin meyvesi olan ölümün yenildiği Krallık olarak, teslim edebilecektir! (bk. İkinci okuma)