29/05/2011 - Paskalya Devresi - 6. Pazar Günü – A
1.Okuma
Hav. İşl.
8,5-8.14-17 Mezmur
65 2.Okuma
1Petrus 3,15-18 İncil
Yh 14,15-21
Aziz Petrus’tan gelen tavsiyenin Rabbi
seven ve insanları sevmeyi öğrenmiş olan birinden geldiğini
anlıyoruz! “Mesih İsa'yı
Rab olarak yüreklerinizde yüceltin”: Bu, içsel
yaşamımızı beslemeye bir çağrıdır; bu da,
bizi her şeyden ve herkesten hür kılan bir yaşam, bizi, sevmeye
açık ve hazır kılan bir yaşamdır! Gerçekten de bu
içsel tapma, bizleri Allah’ın sevgisinin gizemlerini gösterebilmek için
gerekli samimi ve gerçek sözleri söylemeye kabiliyetli kılar; bu gizemler
ki, huzurlu ve güvenli bir şekilde yaşamamızı
sağlamaktadırlar. Aziz Petrus, imanlıların onları ret
eden, yargılayan ve hor gören bir ortamda
yaşadıklarını bilmektedir. Onlar güçlü ve kökleri
sağlam olmalıdır, üzerlerine atılan kötülük ve iftiralardan
etkilenmemelidirler. Gerçekten de bizi hor gören insanları en çok
sevmeliyiz, çünkü onlar Allah’ın sevgisini ve merhametini tecrübe
etmelidirler! Bu gerçekten de zor bir görev, ama İsa, “Hakikat Ruhu” diye çağırdığı,
Paraklitos’un bize yardım edeceğine söz veriyor. İsa’nın
Kutsal Ruh’u tarif etmek için kullandığı sözcükler anlam
doludur: Örneğin “Paraklitos” İncil
yazarının kullandığı Grekçe sözcüktür ve
“yanımızda kalması için çağrılan”, yani
yardımcı anlamındadır. Hangi durumda bulunursak
bulunalım Kutsal Ruh’un yardımından faydalanabiliriz; O,
durumumuza göre, bizim için, teselli
edici, koruyucu, tavsiye verici, avukat ve önerici olacaktır.
İsa, Kutsal Ruh’u kime göndereceğini vaat ediyor? "Beni seviyorsanız, emirlerimi
yerine getirirsiniz. Ben de Baba’ya yalvaracağım ve O, ebediyen
sizinle birlikte kalsın diye size başka bir Yardımcı
verecektir”. İsa’yı sevmek! İşte, şakirdin görevi
budur! O da, Kutsal Ruh’un mevcudiyetiyle
mükafatlandırılmaktadır! Aziz Petrus da, tam bunu yapmamıza
teşvik etmektedir. O halde İsa’yı sevmek ve yüreğimizle
O’na tapmak için ne yapabiliriz? Bunu Rab kendi söylemektedir: “Kim emirlerimi bilir ve yerine getirirse,
işte beni seven odur”. Sevgi güvendir, bu sebepten İsa’yı
seven O’na güvenir, arzularını göz önünde tutar ve onları
dikkatlice gerçekleştirmeye çalışır. O halde bizler
İsa’ya itaat ederiz, O da bize Kutsal Ruh’u yardımcı olarak
verir. Bu sebepten acıdan, anlaşılmamaktan ve zulüm edilmekten
hiç korkumuz olmayacaktır.
Kutsal Ruh’un gelişi şakirdin
yaşamını değiştirir ve bereketli kılar. Rab’bin
öğretisini dinledikten ve insanlara sevgisini gördükten sonra vaftize, bir
seçimimiz sonunda, ulaşırız. Ancak vaftiz bir yürüyüşün
sonu değil, başlangıcıdır. Bunu havariler en
baştan biliyorlardı ve bu sebepten Petrus ve Yuhanna, birçok
kişinin vaftiz edildiği, Sameriye’ye geldiler. Onlar buraya bu yeni
imanlıların üzerine Kutsal Ruh’u çağırmak için geldiler: “Onların üzerlerine ellerini koyudular
ve onlar Kutsal Ruh’u aldılar”. Kutsal Ruh’u alan, İsa’nın
yakınlığı ve sevgisiyle mutlu olmakla kalmaz, aynı
zamanda Onun’la, İncil’in yayılması, Baba’nın sevgisinin
bilinmesi ve Kilisenin inşası için işbirliği yapar.
İsa’nın dirildiği günün akşamı, son yemeğin
yapıldığı yerde havarilerin
yaşadıklarını vaftizle Kiliseye girenlerin hepsinin de
yaşamaları gerekiyor. Orada toplanmış Havarilere İsa,
Baba’sından aldığı görevi vermişti ve bunu yerine
getirip güçlü olmaları için Kutsal
Ruh’u alırlar ve tam olarak Kilisenin dünyadaki yaşamına ve
misyonuna katılırlar. Kutsal Ruh’u almamız için Episkopos veya
bir vekili, üzerimize de ellerini koydu: Bu, Kuvvetlendirme Gizemidir. Bu Gizem
sayesinde Kiliseyi inşa etmenin sorumluluğunu yüklenmiş oluruz
ve daima düşman olan bu dünyada Rabbin tanıkları olabilmek için
ışık ve güç alırız.
Kutsal Ruh bizlere, günahkarların
kurtuluşu için İsa’nın sunmasından öğrenme sevincini
tattırır. Ona olduğu gibi bu kendimizi sunmamız, bize
acı ve yorgunluk verebilir ama Baba’nın arzusunu gerçekleştirmek
için bu yol gereklidir.
Bu hafta Pentekost bayramına
hazırlık dualarına başlayacağız: Kutsal Ruh’un
üzerimize ve tüm Kilise üzerine gelmesi için yalvaracağız.
Dünyanın etkilerinden korkmadan, Rab İsa’nın tanıkları
olabilmemiz için de gücünü ve sevincini isteyeceğiz. İsa’yı
insanlara sunmak yüreklerindeki arzuları gerçekleştiren gerçek
Yaşam sunmaktır!