06/01/2003  EPİFANYA BAYRAMI - B YILI

 

Birinci okuma  İşaya 60,1-6    Mezmur  72 (71)

İkinci okuma    Efes. 3,2-6      İncil        Mt. 2,1-12

 

Bugün İsrail Halkının yüzyıllar boyunca koruduğu, Allah'ın vaatlerine bakmaya davet edilmekteyiz! İşaya bu halkı, sevinmeye davet eder, çünkü Allah onu seçti ve ona evrensel bir misyon verdi. Nitekim diğer tüm uluslar yollarını şaşırıyorlar; karanlık yeryüzünün her yerindedir, fakat Allah'ın halkını karartmamaktadır, çünkü Allah'ın şanı onu aydınlatır. Bu yüzden bu halk tüm milletlerin dikkatini çeker. Onlar, gerçek Kralı ve gerçek Allah'ı bulanın neşesinin sembolü olan "altın ve buhur ve tütsüyü taşıyarak" ışığı ve hikmeti almak için "ona doğru koşarlar"! İsrail Halkı, o kadar küçük olmasına rağmen, dünyanın bütün uluslarını neşe ve hayat ile doldurmak için hepsini kendi etrafında toplayacaktır.

"Işığın geliyor": bu, Peygamber İşaya'nın ilanıdır. Bunu İsa'nın şakirtleri anladılar. Bunu, Mesih'in doğuşunu düşünürken,"Dünyaya gelen, her insanı aydınlatan gerçek ışık vardı" diye ilan eden, Kilise de misyonunun başlangıçtan beri anladı. İşaya'nın peygamberliği İsa'nın doğuşu ile gerçekleşti! İncil Yazarı Matta bu gerçeği bugünkü okuduğumuz metin aracılığıyla anlatmaktadır.

Peygamberler önceden bildirdikleri gibi, bir yıldız doğdu. Uzak ulusların temsilcileri olan, bilgili üç yabancı tarafından görülen yıldız bir kralın doğuşunu bildirmektedir ve onunla karşılaşmak için alınması gereken yolu gösterir. Bu yol, İsrail Halkına götüren yoldur! İşte bu üç yabancı, Kutsal Yazıları bilmediklerine rağmen, Kutsal Yazılar'da İşaya'nın bahsettiği hazineleri taşıyarak gelirler. Nedensizce Kudüs şehri, onların aradığı kralın düşmanı olur; Onu arayana karşı, açıkça karşı gelmez, ama sadece kendi saygınlığını korumak için ve onların araştırmalarından kendi çıkarını çıkartmak içindir! Küdüs'teki halkın din yöneticileri, Kralın doğacağını ve nerede doğacağını bilmelerine rağmen, hiçbir adım atmazlardır! Bu davranışları, Kralın gelecete çekeceği ıstırapları ve ölümünü, önceden sezdirmektedir!

Kutsal Yazılar yıldızın bildirisinin gerçek olduğunu gösteriyor ve yıldız, Kutsal Yazılar'ın gösterdiği yolda, tekrar görünür. Uzaktan gelen yıldız bilimciler, yıldızın mesajı Kutsal Yazılar'ın mesajına uyuştuğunu görünce, büyük sevinçle coşarlar! Bu neşe, Emmayus'ta şakirtlerin hissedeceği neşeye benzer: onlar da, tanınmayan 'Yoldaş'ları tarafından hatırlanmış, Allah'ın Sözü'nün ışığında, gördükleri olayları düşünecekleri zaman, büyük bir sevinç hissedeceklerdir!

Yabancı ulusların ve bütün dinlerin temsilcileri Meryem'in kucağındaki Çocuğa secde ederler. O'na hem hazineleri, yani faydalı ve güzel olan şeyleri, hem mürü, yani ölümden sonra da yeryüzünde kalma dileğimizi, teslim ederler. İsa, onlar tarafından, hayatlarının, şimdiki ve gelecek zamanlarının gerçek kralı olarak, kabul edilir; ayrıca O'nu, gerçek Allah olarak, kabul ederler: bunun için O'na secde ederler! Tabii ki çocuk İsa onlara hiçbir söz söylemez! Bir söz duydularsa, bunu Meryem'in dudaklarından duymuşlardır. Çocuk ise, hiç bir şey söylemeden, hiç bir şey yapmadan, onlara alçakgönüllülüğü ve ihtiyatı, sadeliği ve itaati, karşılıklı birliği ve ümidi vermektedir!

O özel yıldızı açıklamak için birçok fantezi kullanıldı. Biz de bir tane kullanalım mı? Kendi ışığıyla dikkati çeken ama başkasına yönelten, kucağında Çocuğuyla o Kadını karşılayıncaya dek uzun bir yürüyüşte kılavuzluk eden yıldız, ne anlama gelebilir?

Bazı kişiler, yıldız falcılarına veya yıldız fallarına, medyumların ve büyüleyici 'guru'ların sahte ve aldatan ışıklarını bile düşünürler! Eğer onların ışığı bizi Allah'ın Oğlu'na tapınmaya götürse, hoş gelsin! Tersine İsa'dan uzaklaştırır; bizi hayal kurdurur, boş umutlara kapılmamızı sağlar, ve sonunda bizi çıkmaz durumlara ve namussuz insanların köleliğine götürür!

Oysa, elde ettiğimiz tecrübeye bakalım! Kim seni kralların Kralına ulaştırdı? Kim seni büyük bir sevinçle İsa'yla buluşturdu ve O'na değerli hazinelerini açmak için sana güç verdi? Bir kişi mi, bir arkadaş mı, bir kitabın sayfası veya bir hastalık mı? Senin sevdiğin bir insanın ölümü mü yada imanlı bir cemaatle bir karşılaşma ve tanışma mı? 'Misyoner' yıldız senin için neydi?

Senin yıldızın, ne olursa olsun, şimdi onu unutabilirsin, çünkü ondan değil, Kutsal Yazılardan da değil, yalnız senin yanına ulaşmayı başardığın, İsa'da mutluluk buluyorsun. İsa hayatına anlam kazandırdı, sana Peder'in sevgisini tattırdı, senin yüreğinin de sevmek için yaratıldığını, hatta bir sevgi pınarı olduğunu keşfettirdi! Hepimizin, bütün uluslara ve herhangi bir dine ait olan insanların tümünün, O'nun için yaratıldığımızı, keşfettirdi! İsa'nın önünde diz çökerken, hepimizin, kardeş olduğumuzu, anlıyoruz. Ayrıca O'nun önünde diz çöken her insan, bütün insanların kendi kardeşleri olmalarını arzu ediyor; bunun için kendisi de, her insanın İsa'dan ve Annesinin yüzünden gelen ışığı tadabilmesi için, İsa'ya yönelten bir 'yıldız' olmaya çalışmaktadır!