(Hav.
Kit. 14,21-28 Apok. 21,1-5
Yh. 13,31-35)
Okuduğumuz
Apokalipsis Kitabından sözler yeryüzünde gerçekleşen yeniliği
gösteriyor. İsa'nın ölümü ve dirilişinden itibaren yeni bir
şey başladı. Çünkü o andan itibaren Tanrı insanlar arasında
yaşıyor. O onlardan uzak değil, ama onlarla beraberdir. Onların
arasında bulunuyor. Bu yüzden İsa'nın gerçekleştirdiği
zaferi, İsa'ya imanı yaymak için ve imanlilarda onu güçlendirmek için
Havariler bütün benliğiyle uğraştı. Istırabın
Tanrı'nın zaferine engel olmadığını bilerek, zulümü
ve zorlukları cesaretle ve sevinçle karşıladılar.
İsa da,
Yahuda dışarı çıktıktan sonra, kendi ızdırabının
ve ölümünün Tanrı'nın yüceliğini belirtmek için bir araç
olduğunu gösteriyor. İsa haçta olduğu zaman insanların
Peder için kendi sevgisini ve bütün günahkârlar için Peder'in sevgisini görebildiklerini
biliyor. İsa haçta olduğu anda herşey Şeytanın
galibiyeti gibi görülse de, aksine Tanrı'nın yüceliğinin anıdır!
Nitekim İsa'nın ölümü aracılığıyla Tanrı günahkârlar
için kendi sevgisini gerçekleştirip onlara merhametli bir Peder olarak
kendisini tanıtıyor.
Aynı
zamanda, kendi Oğlu, İsa'yı yüceltiyor. Çünkü Tanrı'nın
sevgisinin bütünlüğünü dünyaya getiren tek Olan olarak O'nu tanıtıyor.
Dolaysıyla gerçek Tanrı olarak da O'nu tanıtıyor.
İsa kendi
öğrencilerinden de Peder'in yüceliğini, yani sevgisini, tanıtmalarını
istiyor. Bu yüzden sevgi emrini onlara veriyor: "Birbirinizi sevin".
Sevgide Tanrı'nın
hayatı beliriyor. Eğer onlar birbirlerini severlerse, onların
hayatlarında da Peder'in, Oğul'un ve Kutsal Ruh'un hayatı
parlayacak. Nerede İsa'nın öğrencileri birbirlerini severlerse,
orada Tanrı bulunur.
Herkes
birbirlerini sevmenin kolay olmadığını söyler. Gerçekten
kolay değildir. Zira Şeytan buna her şekilde engel olmaya çalışır
çünkü o Tanrı'nın kendi merhametli yüzünü insanlara tanımasına
engel olmak ister.
Fakat biz, zor
olsa da, İsa'ya itaat edelim!
Ayrıca
İsa sadece "sevin" değil,
fakat "birbirinizi sevin"
dedi. Yani "kardeşlerden sevgiyi kabul edin". Çok cömert olmak
yetmez. Çünkü bu durum bizi gururlu ve kibirli kılabılır. Büyük
bir alçakgönüllülük ve sadelik de gerekiyor. Sadece çocuklar annelerinden
kendi ayaklarını yıkamasını kabul eder. İsa'nın
öğrencileri de bu durum gibi aynı zamanda küçük ve büyük olmaları
lazım. Birbirleri için anne ve çocuk gibi olmaları gereklidir.
İsa bu
emri verirken başka önemli bir şey dedi. "Sizi
sevdiğim gibi". "Gibi", hem 'aynı şekilde' hem
de 'madem ki', demektir. Biz iyi olduğumuzdan veya kardeşler iyi
olduklarından değil, ama İsa bizi sevdiğinden dolayı
birbirimizi seviyoruz.
Sevginin
sebebini ve ölçüsünü Golgota'da buluyoruz!