Olagan Devre (25. Pazar Günü - C -)
Ilk Okuma Amos 8,4-7 Mezmur 112
Ikinci Okuma 1Timoteus 2,1-8 Incil Luka 16,1-13
Bu günkü okumalar zenginlik hakkinda bir egitim daha içeriyor. Yoksa Isa abartiyor
mu? Eger etrafimiza bakarsak zenginlik düskünlügünün meydana getirdigi büyük
zararlari ve acilari görürüz. Bu zenginlik düskünlügü sadece akrabalar arasindaki
bagi degil sosyal iliskileri ve ülkeler arasindaki iliskileri de bozar. Yapilan
haksizliklar ne kadar çok: onlari yapanlar sadece kendi kendilerine bu kötülügü
saklayabilmektedirler. Bu sebepten Isa'nin bu konu hakkinda israrla konusmasini
abartili olarak görmeyelim.
Ilk okuma peygamber Amos'un bir metnidir. Amos fakir dogmustu ve yasami boyunca
alçakgönüllü hatta hor görülen bir is yaparak yasamisti: baskalarinin güttügü
hayvanlarin arkasindaki gübreyi topluyordu. Allah her zaman en fakirleri ve
en hor görülenleri seçer. Öyle ki cahil ve okumamis bir kisi tarafindan söylenen
sözleri O'nun büyüklügünü ve hikmetini göstersin. Ve iste Allah genç peygamberin
agzindan zenginlere bagiriyor ve her seye karar verebileceklerini zannedenleri
susturuyor. Özellikle tüccarlarin aldatmalarini ve dolandiriciliklarini kiniyor.
Kendilerini zenginlestirmek ugruna yasamak için gerekli maddeleri almak için
onlara giden fakirleri ezmelerini tasvip etmiyor. Allah yemin ederek söyle diyor:
"Elbette onlarin yaptiklarini unutmayacagim".
Isa bir misal ile zenginliklerimizin ebedi hayatta bize zararli olmayip hatta
kurtulusumuz için faydali olabilmeleri için nasil kullanmamiz gerektigini anlatiyor.
Bir adamin kahyasi vardi. Efendisinin mallarini yönetmesi gerekiyordu. O ise
mallarini saçip savuruyordu. Efendisi de onu isten kovdu. Issiz kalan kahya
ne yapsin? Dilensin mi? Buna alisik degil. Hala biraz zamani var. Bunun için
efendisinin mallarinin bir kismini ona borcu olanlara hediye eder. Elbette bunlar
da ona ömür boyunca minnettar olacaklardir. Böylece de gelecegini garanti altina
almaktadir. Bu kahya otoritesini ve sahtekarligini kullanmayi bildi.
Isa Havarilerini düsünmektedir: keske onlar da ebediyen sürecek gelecekleri
için cesaretli adimlar atmaya karar verseler! Aynen insanlarin da Allah'in Hükümdarligini
elde etmek için ugrastiklarini, düsündüklerini görse! Isigin evlatlari olan
sakirtlerini de azimli, kararlar almaya hazir, ebedi yasami garantilemek için
ugrastiklarini görse. O zaman paralarini baska bir sekilde kullanirlardi! Para
onlarin efendisi olmazdi. Isa parayi "haksizlik efendisi" diye çagirir:
insanlar parayi emniyet veya garanti için aliyorlar ve daima onlarinmis gibi
kullaniyorlar. Ancak bir gün bu para olmayacaktir: ölürken onu yanimiza alamayacagiz.
O zaman da aldatilmis oldugumuzu anlayacagiz: ancak dikkatli olursak paranin
Allah'la ve insanlarla olan iliskimizi bozdugundan simdiden de aldatici oldugunu
anlayabiliriz. Para yüzünden Allah'in evlatlari ve diger insanlarin kardesleri
olamiyoruz!
Para ile yakin iliski bizi Kutsal Ruh'tan mahrum ediyor. O zaman "haksiz"
bir zenginlik oluyor ve Allah ile kardeslerimiz arasindaki iliskiyi bozuyor.
Sahtekar kahya büyük borçlar silerek bu dünyada kendisine arkadasliklar garantiledi.
Ben ise elimdeki para ile dürüstçe göklerdeki hükümdarlikta bir arkadaslik saglayamaz
miyim? Bu hükümdarlikta fakirler, öksüzler ve dullar mutlaka kabul edileceklerdir.
Eger bu fakirler bana borçlu kalirlarsa orada olduklarinda benim için sefaatte
bulunabilirler. O halde zenginliklerimi fakirleri sevmek ve onlara hizmet etmek
için kullanacagim.
Isa ögretisine devam ediyor. Insanlarin elindeki paranin miktari önemli degildir,
diyor. Miktari önemli degildir ve ayni zamanda onu uzun zaman tutamayiz. O bizim
degildir, biz sadece onu yönetmekle görevlendirildik. Eger yeryüzü nimetlerini
kullanmada sadik olup fakirleri sevmek için kullanirsam Kilisede daha büyük
görevlere çagrilacagim. Eger paraya olan bagliligimdan kopup fakirlere onu Allah'in
sevgisinin bir armagani yaparsam ebedi kurtulusun aracisi olacagim ve ben de
kurtulacagim!