Bir
Kilise, iki rahibe...
|
|||
1) Kilisenin tarihi? Yapımı sırasında yaşanan olaylar nelerdir?
Bu Kilise 1910
senesinde inşaat edilmiştir. Yapımı sırasında
çok önemli olaylar yaşanmamıştır. Sadece sağlam
temelleri yapabilmek için çok derine kazmak lazımdı. Ayrıca
rahipler şahsen duvarcı oldular ve çok iş gördüler. Nihayet
11 Aralık 1910 bu kilise resmen açıldı.
2) Kaç yıldır buradasınız? Ve ne kadar daha burada kalacaksınız?
15 yıldır
buradayız; artık Konyalı olduk! Ne kadar daha kalacağız...
Rab bilir. Bu hizmeti yerine getirebileceğimiz zamana kadar kalacağız:
yani hastalanmazsak, ya da başka engel çıkmazsa, kalacağız.
3) Bu görev için gerekli şartlar nedir?
Rabbe hizmet
etme arzusu ve isteği olan Hıristiyan olmak şarttır.
Görevli kişi rahip, rahibe veya olgun bir Hıristiyan olabilir;
yerel Episkopos tarafından görevlendirilmesi şarttır, çünkü
bir meslek değil, cemaate bir hizmettir; burada yaşayan ve grup
halinde Konyadan geçen Hıristiyanlara bir hizmettir. Rahip olmazsa
da, iman konularında bilgeli olması gerekir, Kutsal Ayin için
hazırlık yapmakta ve başka duaları yönetmekte yetenekli
olması lazım. |
1.
Quando è stata costruita la chiesa? Durante il lavoro di costruzione
ci sono stati dei fatti particolari?
Questa chiesa è stata costruita nell'anno 1910. Durante la costruzione non si sono verificati fatti particolari. Solamente, per poter fare delle solida fondamenta, si è dovuto scavare molto in profondità. Inoltre i sacerdoti stessi si sono dovuti fare muratori ed hanno molto lavorato. Finalmente, l'11 dicembre la chiesa è stata ufficialmente aperta. 2. Da quanti anni siete qui? Quanto rimarrete ancora? Siamo qui ormai da 16 anni; ormai siamo di Konya! Quanto rimarremo ancora... lo sa il Signore. Rimarremo fin quando saremo capaci di compiere questo servizio: se non ci ammaleremo, se non ci saranno ostacoli, rimarremo.
|
||
3. Quali sono le condizioni necessarie per questo servizio? É indispensabile essere cristiani che desiderano(
e vogliono) servire il Signore. Questo servizio lo può svolgere un
sacerdote, una suora o un cristiano maturo; è necessario che sia
il Vescovo del luogo a dare tale incarico, perchè questo non è
un lavoro, ma un servizio alla Comunità, un servizio, cioè,
ai cristiani che vivono qui ed ai gruppi che passano. É necessario
che abbia una certa conoscenza in materia di fede, che sappia preparare
per la S. Messa e, se mancasse il sacerdote, sappia guidare un momento di
preghiera. |
|||
4) Neden rahibe olmayı seçtiniz? Ve bu kararınızdan yakın çevrenizde nasıl karşılandı?
Rahibe olmayı
seçtiğimizi söylemek tam doğru değil, Allahın çağrısına
evet diye cevap vermeyi seçtik. Yani bizi, ailede anne olarak değil,
ama bu yolda rahibe olarak Onun sevgisine tanıklık etmeye çağıran
Allaha Evet demeyi seçtik. Fakat mecbur olarak değil, tamamen özgürce
cevap verdik, çünkü O hiçbir zaman baskı yapmaz. Seve seve Ona Evet
dedik çünkü Onun, bize ve bütün insanlara beslediği sevginin ne kadar
büyük olduğunu tecrübe ettik. O kadar büyük ki, sevgisi tamamen yaşamımızı
doldurdu. 4B) Örneğin;
annem bana hiçbir şey söylemeden bunu arzu ediyordu ve bunun için çok
zamandan beri dua ediyordu. Bu nedenle, bu kendisi için çok güzel bir haber
oldu. Babam başlangıçta çok memnun değildi, ama bana hiç
engel koymadı: bana, Eğer sen mutlu olursan bana yeter dedi,
sonra beni gerçekten mutlu görünce rahatlayıp o da mutlu oldu. Kız
kardeşlerim hem üzüldü hem de sevindi çünkü hizmetim yüzünden onlardan
ayrıldım ve beni özlüyorlar, fakat aynı zamanda zor durumda
bulunduklarında benden bir destek bulduklarını söylüyorlar.
5)
Kilisenin kuruluşundan bu yana kimler görev aldı?
1940 yılları
civarına kadar sürekli olarak rahipler burada oturuyordu, sonra onlar
Ankaraya taşındılar, o zamanda her hafta oradan geliyorlardı.
Bizden önce 10 sene iki rahibe burada kaldı, onlardan önce ise ermeni
bir amca uzun yıllarca kilisede hizmet etmişti. |
4. Perchè avete scelto
di essere suore? E dai vostri parenti e amici come è stata accolta
la vostra scelta?
Non è del tutto giusto dire che abbiamo deciso di essere suore; abbiamo scelto di dire di sì alla chiamata di Dio. Abbiamo cioè scelto di dire 'sì' a Dio, che ci chiamava a rendere testimonianza al suo amore non come mamma in un famiglia, ma in questa via, come suore. Però gli abbiamo risposto liberamente, non per costrizione, perché lui non forza mai nessuno. Volentieri gli abbiamo detto 'sì', perché abbiamo fatto esperienza di quanto sia grande il suo amore per noi e per tutti; tanto grande da poter riempire pienamente la vita. Ad esempio, mia mamma, senza dirmelo, lo desiderava e da molto tempo pregava per questo. Per lei, dunque, è stata una notizia molto bella. Mio papà, all'inizio, non è stato molto contento, ma non ha ostacolato la mia scelta. "Mi basta che tu sia contenta!" ha detto. Poi, vedendo che ero veramente contenta, si è tranquillizzato ed è stato contento anche lui. Le mie sorelle sono state ad un tempo contente e tristi, perché, a motivo del mio servizio, mi sono allontanata da loro. Hanno nostalgia, ma, nello stesso tempo, dicono che quando si trovano in qualche difficoltà trovano un sostegno in me. 5. Da quando è stata costruita fino ad ora chi era responsabile
della chiesa? |
||
6)
Kilisenizin geçmişte en yoğun olarak kullanıldığı
zaman nedir?
Kilisemizin
en yoğun olarak kullanıldığı zaman onun inşa
edildiği zamandır, yani yüz yıl önce. O zamanda Konyadaki
Hiristiyan cemaatinin 2000 üyesi vardı, aralarında yaklaşık
200 Fransız işçi yaşıyordu, tren yolunu yapmak için
burada çalışıyordular; zaten özellikle onlar için Aziz Pavlus
Kilisesi yapılmıştır; fakat sadece Katolikler değil,
başka Hıristiyanlığın mezheplerine ait olan insanlar
da bu kilisede dua ediyorlardı. 20 sene önce İnanç Turizmi daha
yoğun olmaya başladı. Aziz Pavlusun yaşadığı
yerleri görmek ve bu yerlerde dua etmek için her gün pek çok grup kilisemize
geliyor. 2008-2009 yılı da Aziz Pavlusun yılı olduğundan
binlerce grup kilisemizde ibadet etti. |
6. Qual è
il periodo in cui la vostra chiesa è stata frequentata di più?
Il tempo in cui la nostra chiesa è stata maggiormente frequentata è quello in cui fu costruita, 100 anni fa, nel 1910. Allora la Comunità di Konya contava circa 2000 membri, fra loro vivevano circa 200 lavoratori francesi; la Chiesa di S. Paolo è stata costruita soprattutto per loro. Non solo cattolici, però, anche persone di altre confessioni cristiane pregavano in questa chiesa. |
||
Venti anni fa il turismo religioso
ha conosciuto un maggiore incremento. Nella nostra chiesa vengono ogni giorno
numerosi gruppi che desiderano vedere e pregare nei luoghi dove è vissuto
S. Paolo. Il 2008-2009, essendo stato l'anno di S. Paolo, migliaia di gruppi
hanno pregato nella nostra chiesa. |
|||
7)Hıristiyanlığın
mezhepleri nelerdir, kısaca bilgi verebilir misiniz? Kilisenizin mezhebi
nedir?
Kilisemiz Katoliktir. Hıristiyanlıkta
üç önemli mezhep vardır: Katolik, Ortodokş ve Protestan. En önemli
farklar şunlardır: Katolikler Papanın otoritesini kabul
ediyorlar; Ortododslar ve Protestanlar bunu kabul etmiyorlar. Ortodokslar
Patriklerin otoritelerini kabul ediyorlar. Protestanlar için tek bir otorite
yok, her grup daha çok bağımsız. Ayrıca ibadet şekilleri
ve dilleri farklıdır. Katolikler ve Protestanlar Ayinlerde halkın
lisanı kullanıyorlar, Ortodokslar ise Yunanca veya Ermenice veya
Süryanice konuşuyor ve ibadet ediyorlar. Ortodoksluk yavaşça ortaya
çıkmıştır. İlk önce ibadet şekillerinde önemsiz
farklar mevcuttu, ayrıca birkaç defa önemsiz ve kısa süren ayrılışlar
vardı, ve nihayet 1054 senesinde Rum Ortodoks Kilisesi kesin bir şekilde
Roma Katolik Kilisesinden ayrıldı. Protestan Kilisesi Martin Luther
(1483-1546) önderliğinde ortaya çıkmıştır. 1517
senesinde M.Luther 95 Tezi Wittenberg Kilisesinin kapısına asarak
Roman Katolik Kilisesinden ayrılmıştır. Diğer Protestan
Kiliseleri (Kalvinizm, Anglikanizm, v.s.) biraz sonra ortaya çıkmış. |
7. Quali sono le
confessioni cristiane? Potreste darci brevemente qualche informazione? La
vostra chiesa a quale confessione appartiene?
La nostra è una chiesa cattolica. Nella cristianità ci sono tre importanti confessioni: cattolica, ortodossa e protestante. Le differenze più importanti sono queste: i cattolici accolgono l'autorità del Papa, gli ortodossi e i protestanti no. Gli ortodossi riconoscono l'autorità dei Patriarchi. Per i protestanti non c'è un'unica autorità, ogni gruppo è indipendente. Inoltre sono diverse le forme di preghiera e le lingue. I cattolici e i protestanti nella messa usano la lingua popolare, gli ortodossi, invece, parlano e pregano in greco, armeno o siriano. |
|
|
La chiesa ortodossa è apparsa gradualmente.
Dapprima si sono verificate lievi differenze nel modo di pregare, inoltre
ci sono state alcune volte delle divisioni senza importanza e di breve durata,
infine nell'anno 1054 la Chiesa Ortodossa si è separata in modo netto
dalla Chiesa cattolica di Roma. La Chiesa Protestante è nata sotto
la guida di Martin Lutero (1483-1546). Nel 1517 M. Lutero, appendendo alla
porta della chiesa di Wittemberg le 95 "Tesi", si è separato
dalla Chiesa Cattolica. Le altre Chiese Protestanti (Calvinismo, Anglicanesimo
ecc.) sono nate un po' più tardi. |
|||
8) Konyadaki Hristiyan nüfus hakkında bilgi verebilir misiniz?
Buradaki ufak
Katolik Cemaatinin çoğunluğu yabancıdır, özellikle Iraklı
Keldani Hıristiyan mültecilerden oluşmaktadır. 9) Kilisenin ve sizlerin geçim kaynağı nedir?
Kilisenin geçim
kaynağı kilisedeki bağış kutusudur. Bizler de maaş
almıyoruz, karşılıksız bu hizmeti yapıyoruz.
Bir ailemiz var, ayrıca eminiz ki, Rab için çalışıyorsak,
o bizim için düşünüyor: İsa buna söz verdi. Arkadaşlarımız
veya başka insanlar aracılığıyla gerçekten O bizim
için düşünüyor.
10) Müslümanlar ile yaşadığınız zorluklar ve güzellikler var mı? Varsa anlatır mısınız? Bir gün ziyaret
zamanında Kiliseye küçük bir kız geldi, belki 13 yaşındaydı.
Bizi şaşırtarak elimize boyanmış güzel bir resim
koydu. Bunu sizin için yaptım, size hediye olarak vermek istiyorum
diye söyledikten sonra gitti. O küçük kızı ne daha önce ne de
sonra tekrar gördük, ama onun güzel resim hala yatak odamızda durup,
o küçük kızın büyük sevgisini hatırlatıyor bize. Evimizde parkeye
vernik yaparken bir gün süresince içeriye giremiyorduk. Bu işte çalışan
marangoz eşine telefon ederek bizi onların evine yemek yemeye
davet etti. Bazen zorluklar
anlaşmazlıktan gelir. Örneğin; Bazen ziyaretçilerin sözle
saldırısından başka bir zorluk şudur: Bir Batı
Devleti, Avrupa olsun Amerika olsun, kötü bir şey yaparsa, sanki biz
yapmış gibi, Hıristiyanlık yapmış gibi bize
kötü bakılıyor. Bazen de bizden
misyoner diye şüphe ediyorlar. Aslında, bizim için misyoner olmak
ısrarla Hıristiyan olmaya ikna etmek değil, ama her yerde
Türkiyede olsun, İtalyada olsun karşılaştığımız
her insana Tanrının sevgisini bağışlamaktadır.
|
8. Potete dirci quanti sono
i cristiani a Konya?
La parte più cospicua della piccola comunità cattolica che vive qui è costituita da stranieri, soprattutto da profughi Iracheni caldei. 9. Da dove traete il sostentamento per voi e per la chiesa? Quanto serve per la manutenzione della chiesa lo prendiamo dalla cassetta delle offerte. Noi non riceviamo una paga, il nostro servizio lo svolgiamo gratuitamente. Abbiamo una famiglia, inoltre siamo sicure che, se lavoriamo per il Signore, egli pensa per noi: l'ha promesso Gesù. Attraverso amici o altre persone veramente egli pensa per noi. 10. Avete vissuto delle difficoltà o dei momenti belli con
i musulmani? Eventualmente, potete raccontare? |
||
|
11) Sosyal hayatınız nasıl geçiyor?
Sosyal
hayatımız sade, rahat, sakin. Dışardan bakıldığında
belki böyle gözükmüyor, ama günlerimiz yoğundur. Grupların ve
cemaatin duası için hazırlamak, onlarla ve Türk ziyaretçilerle
ilgilenmek, Kiliseyi ve çevreyi düzenli ve temiz tutmak, günlük dua programımıza
sadık kalarak yerine getirmek (günde 3-4 saat) ve normal yaşam
ihtiyaçlarımızı karşılamak... bunları yaptıktan
sonra gezmek için pek zamanımız kalmıyor. Fakat mümkün
olduğu kadar, özellikle yıldönümlerinde ve bayramlarda tanıdığımız
ailelerle ilişkide kalmaya çalışıyoruz. |
11. Come si svolge la vostra vita sociale?
La nostra vita sociale è semplice, pacifica, tranquilla. Forse guardando dal di fuori non sembra, ma le nostre giornate sono molto piene. Preparare per la preghiera dei gruppi e della comunità, interessarci di questi e dei visitatori musulmani, tenere pulita e in ordine la chiesa e i dintorni, essere fedeli al nostro programma quotidiano di preghiera (3 -4 ore al giorno) e accudire alla normali necessità della vita... Fatto questo non ci resta tanto tempo per passeggiare. Però, per quanto è possibile, specialmente nell'occasione di ricorrenze e feste, cerchiamo di curare i rapporti con le famiglie che conosciamo. |
|
12) Aziz Pavlus
kimdir?
Pavlus M.S. 5-6 senelerinde Tarsusta dindar bir Musevi ailede doğmuştur.
Tarsus o zamanlarda önemli bir ticaret merkezi idi, aynı zamanda çeşitli
felsefe okulları da bu şehirde öğretilerine yaymaya çalışmışlardır.
Pavlusun babası Ferisilerin dini kurallarına sıkı bir
şekilde bağlı idi. Pavlus kurduğu Kiliseleri ziyaret etmekle yetinmemiştir, aynı zamanda
onlara önemli mektuplar da yazarak İsanın öğretilerini hatırlatmış
ve yorumlamıştır; bu mektuplar İncilin birer parçası
olmuşlardır. |
|
* La sua attività missionaria è approvata dalla Chiesa di
Gerusalemme, dove nel 48-49 partecipa al concilio degli Apostoli (Atti 15,1-35).
Da Antiochia parte per un secondo viaggio a Listra, in Galazia, a Filippi
e ad Atene e Corinto (49 - 52). Inizia a scrivere lettere alle Chiese (1
e 2Tess). Nel 52 è di nuovo a Gerusalemme e ad Antiochia. |
|
12. Chi è San Paolo?
Saulo, chiamato Paolo, nasce a Tarso in Cilicia tra il 5 e il 10 d.C. da famiglia ebrea della tribù di Beniamino, fariseo (Fil 3,5), cittadino romano. Discepolo di Rabbi Gamaliele a Gerusalemme è zelante nel perseguitare la Chiesa appena nata. Mentre, verso il 34, va a Damasco per imprigionare i nuovi credenti, gli appare Gesù risorto (Atti 9 - 22 - 26). Battezzato da Anania, è conquistato dall'amore a Gesù e diviene fedele interprete del Vangelo. Trascorsi due anni in Arabia (Gal 1,17; At 9,25) torna a Tarso. Qui viene cercato da Barnaba per evangelizzare Antiochia (Atti 11,25). Con lui compie un primo viaggio missionario (46-48), giungendo a Cipro, ad Antiochia di Pisidia, a Iconio, a Listra e Derbe (At 13-14). Supera innumerevoli pericoli e persecuzioni (2Cor 11). |
|||
13)
Yaklaşık 100 yıl önce Konyada yaşayan Maruniler hakkında
bilgi verebilir misiniz? Konyada çok
az Maruniler vardı: onlar özellikle Mersin şehrinde ve civardaki
köylerde oturdular. Mersinde bir kiliseleri de vardı.
14) Kendinizi gizleme gereği duyuyor musunuz?
Hayır. Ne gizleme ne de kendimizi gösterme gereği duyuyoruz. Normal olarak hizmetimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Neden kendimizi gizlemek? Utanacak veya saklanacak bir şey yok; Rab için bu hizmet ediyoruz. Korku yüzünden mi? Hepimiz ve her yerde Rabbin elindeyiz. Kendimizi gösterme veya yüceltme nedeni de yok, yaptığımız her şeyi Rabbe şükretmek için yapıyoruz. Ayrıca biliyoruz ki, Rabbin uğruna bizden daha çok fedakarlık eden sayısız insan var.
|
13. Potete dirci qualcosa riguardo
ai Maroniti che vivevano a Konya circa 100 anni fa? A Konya c'erano pochissimi Maroniti: essi vivevano soprattutto nella città di Mersin e nei paesi vicini. A Mersin c'è anche una loro chiesa. |
||
|
|||
15)
Şu anda yapmakta olduğunuz görevinizin bir üst kademesi var mı?
Hayır,
zaten, yaptığımız iş, Rabbe ve insanlara olan
bir hizmettir; biz onu gönüllü olarak yapmaktayız; sevinçle ve sevgi
ile yapmaktayız, çünkü Rabbin bize olan sevgisinin büyük olduğunu
bilmekteyiz; ayrıca, bu görevimizi iyi yapmaya çalışıyoruz,
kendimize her hangi bir şeyi kazanmak için değil, insanlara hizmet
ederek sadece Rabbimize minnettarlığımızı göstermek
istiyoruz. İsanın bize öğrettiği gibi, alçakgönüllülükle
de çalışmayı arzu ediyoruz; Onun bu sözlerini hatırlıyoruz:
Aranızda en büyük olan, hizmetkarınız gibi olsun; Mesih
gibi: O, hizmet edilmek için değil, hizmet etmek ve kendi hayatını
sunmak için geldi. |
15. C'è una carriera nel servizio
che state facendo? No, del resto il lavoro che facciamo è un servizio al Signore e agli uomini; lo facciamo gratuitamente, con gioia e amore, perché sappiamo che l'amore che il Signore nutre per noi è molto grande; cerchiamo inoltre di svolgere il nostro compito bene, non per guadagnare qualcosa per noi: servendo le persone desideriamo solamente mostrare la nostra riconoscenza al Signore. Come ci ha insegnato Gesù, desideriamo pure lavorare con umiltà; ricordiamo queste sue parole: "Il più grande in mezzo a voi, sia vostro servitore, come il Cristo, che non è venuto per essere servito, ma per servire e offrire la propria vita". |
||
Hıristiyanlar için ruhsal anlamda birlik çok önemli, özellikle de Katolikler için. Bu yüzden her katolik cemaat bağımsız değil, kendi kendine yürümüyor. Her cemaat yerel Episkoposa bağlıdır, her Episkopos da Papaya bağlıdır. Bu, hiyerarşi konusu değil (ordunun bir hiyerarşisi gibi değil), ama ruhsal bir gereksinimdir, doğru bir şekilde imanda yürüyüp yaşamak için gerekli bir şarttır; inanıyoruz ki birlik olduğu yerde Rab çalışabilir, bölünme olduğu yerde Şeytan çalışır. Buradaki hizmete başlamak için de Episkopos bizi takdis etti ve biz onunla birlikte hizmetimizle ilgili kararlar alıyoruz.
17)
Ziyaretçilerden aldığınız tepkiler nasıl? Sıkça
sorulan sorular neler?
Ziyaretçiler
kiliseye sık sık sadece bizim ibadet hanemizi görmek için geliyorlar,
bunu da saygı ile ve sessizlikte yapmaktadırlar; bu daha rahatça
gerçekleşebilsin diye, ziyaret zamanında ilahi-müzik çalar. Bazen
ziyaretçiler bize sorular soruyorlar; bu, birbirimizi daha derin bir şekilde
tanımak için değerli bir fırsat olur, bundan memnun oluyoruz.
Bazen, sık sık değil de, maalesef bazıları polemik
bir hava yaratıyor; gerçekten bu bize biraz ağır geliyor,
ama Rabbin yardımı ile rahat kalmaya çalışıyoruz;
bu ziyaretçilere de Rabbin sevgi dolu yüzünü göstermeye çalışıyoruz:
Onun, herkese olan sevgisi fikrimizden, iknamızdan daha üstündür;
O, evlatlarının arasında barışın olmasını
diliyor, çünkü barış, sabır, sevgi dolu bir hava cennetin
havasıdır: onu teneffüs eden herkese iyi gelir. Ziyaretçilerin
en sık sordukları sorular şunlardır: Siz Allaha inanıyor
musunuz? Müslüman hakkında ne düşünüyorsunuz? Duanız nasıl?
Hazreti İsa Peygamberin Haçta öldüğünü nasıl söyleyebilirsiniz?
Kısaca biz anlatıyoruz ki, tabi ki, biz de Allaha inanıyoruz,
ama inanmamız bizim Öğretmenimiz İsanın söylediklerine
dayanır; O öldü, gerçekten öldü; bizi kurtarmak için öldü..., o kadar
büyük bir sevgi eylemini, bizim uğrumuza, ancak ve ancak O yapabilirdi!
Ve O gerçekten dirildi; O, ölümden bile güçlüdür. |
16. Potete dirci qualcosa riguardo al vostro legame con Izmir? 17. Quali sono le reazioni dei visitatori? Quali le domande più
frequenti? |
*
lui vuole che tra i suoi figli ci sia la pace, perché "un'aria"
piena di pace, di pazienza, di amore è "un'aria" di paradiso,
che fa bene a tutti quelli che la respirano. |
|
Biz düşünüyoruz
ki, hepimiz insanız, Hıristiyan olsun, Müslüman, olsun, Musevi
olsun, Budist olsun, ateist olsun. Farklı düşünüyoruz, farklı
inanıyoruz, fakat hepimiz Tanrı tarafından yaratılmış
ve daha da önemlisi, Onun tarafından sevilmiş insanız. Bu
yüzden ancak ve ancak sevgiyle birbirimize bakmamız gerekiyor. Eminiz
ki, Tanrının en önemli emri, Onun esas isteği şudur:
birbirimizi sevmektir, yargılamak ve savaşmak değil. Düşünüyoruz
ki, Müslümanlar böyleler, Hıristiyanlar şöyleler diye yargılayamıyoruz
çünkü insan olarak hepimiz zayıfız, bu yüzden her dinde iyi ve
kötü örnekler var. İnanıyoruz ki, İsa bütün insanlar uğruna
hayatını feda etti, bu yüzden tüm insanlara Onun gözleriyle bakmak
istiyoruz. Komşularımızın pek çoğuyla ve mahallemizdeki
esnaflarla güzel bir diyalog yaşıyoruz. İhtiyacımız
olduğunda hemen yardımımıza koştular. Bizden uzak
duranlar da var; ama herkes özgürdür. Resmi bürolarda ve diğer ortamlarda
genelde sempati ile bize bakılıyor ve yardımseverlikle bize
davranılıyor.
|
|
18. Cosa pensate dei musulmani
e degli abitanti di Konya? Pensiamo che tutti noi siamo uomini, sia i cristiani che i musulmani, sia gli ebrei che i buddisti e gli atei. Pensiamo in modo diverso, crediamo in modo diverso, ma tutti siamo creati da Dio e, più importante ancora, tutti siamo persone amate da lui. Per questo è necessario che ci guardiamo gli uni gli altri solamente con amore. Siamo certi che il comandamento più importante di Dio, la sua volontà fondamentale è questa: che ci amiamo gli uni gli altri, non che ci giudichiamo nè facciamo guerra. Pensiamo che non si possa giudicare così: "I Musulmani così, i cristiani così", poichè tutti, in quanto uomini, siamo deboli, per questo anche in ogni religione ci sono esempi buoni e cattivi. Crediamo che Gesù ha offerto la sua vita per tutti gli uomini, perciò desideriamo guardare tutti con i suoi occhi. Con molti nostri vicini e con i negozianti della nostra zona viviamo un bel dialogo. Quando ci siamo trovate nel bisogno alcuni di loro sono subito corsi ad aiutarci. C'è anche chi si tiene lontano da noi: tutti sono liberi. Di solito negli uffici pubblici e negli altri ambienti siamo guardate con simpatia e ci trattano con carità. |
|
19)
Ailenizden kilometrelerce uzaktasınız, neler hissediyorsunuz?
Biliyoruz ki
hizmet etmeyi arzuladığımız Rab ailemiz ile ilgileniyor,
aynı zamanda O, bize olan sevgisini hissettiriyor; Onunla birlikte
yaşıyoruz, somut bir şekilde O, kendi yakınlığını
bize tattırıyor; bunun için endişe ve yalnızlık
hissetmiyoruz. Ayrıca, burada oturanlar bize sık sık küçük
sevgi işaretleri vermektedirler: çay ikram edip, yolu bulmak için yardım
ediyorlar, hatalı Türkçemiz için sabır gösteriyorlar... Bu davranışlar
bize aile havasını hissettiriyor.
|
|||
20)
Sizin söylemek istedikleriniz nelerdir?
Şunu
söylemek istiyoruz: Türkiyede sevinçle yaşıyoruz; nitekim burada
çok Azizler yaşadı, hatta IV. yüzyılda buradan bizim bölgemize
(Kuzey İtalya) üç keşiş aracılığıyla
Rab İsaya olan iman ulaştı. Özellikle bunun için mutluyuz:
çünkü biz İsaya aidiz, O yaşıyor, her an, her durumda Onunla
birlikte yaşayabiliriz, Onunla birlikte karşıladığımız
her insanı sevebiliriz. |
|||
20) Ultima domanda: Quali sono le cose che desiderate
dire? Desideriamo dire questo: viviamo con gioia in Turchia; qui infatti sono vissuti molti Santi, da qui, poi, nel IV secolo, attraverso tre monaci, la fede è giunta nel nostro Paese (Italia del Nord). Ma più di tutto siamo contente perchè siamo di Gesù, perchè egli vive e noi possiamo vivere unite a lui ogni momento, ogni situazione, e insieme a lui possiamo amare ogni persona che incontriamo. |
|||